Sayfalar

27 Eylül 2010 Pazartesi

Mitoloji ve Mitolojinin Kökenleri

Yunanca; mitologia (μυθολογία), mithos (μυθος) yani “söylenen ya da duyulan söz”
ve logos (λογος) yani “konuşma” kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Eski Yunan’da
“geçmişte söylenenlerin tekrar edilmesi “ gibi bir anlam barındırmaktayken
zamanla Batı dillerinde “efsane” anlamı kazanmıştır. Çağdaş kullanımda, mitoloji
ya belirli bir din veya kültürdeki mitlerin bütününü tanımlar (örneğin: Yunan mitolojisi,
Türk mitolojisi, Hint Mitolojisi) ya da mitlerin incelenmesi, yorumlanması,
toplanması (belki yeniden oluşturulması) ve benzeri çalışmaları içeren bilgi, bilim
dalını tanımlar. Mitoloji, Concise Oxford English Dictionary’de;
a) Mitlerin, özellikle de belirli bir dinî veya kültürel geleneğe ait olanların, bir
bütünü,
b) Yaygın anlamda benimsenmiş fakat abartılmış veya kurgusal bir hikâyeler
veya inançlar kümesi,
c) Mitlerin incelenmesi (bilimi); Ana Britanica’da ise mitoloji, “belirli bir uygarlığa
ya da dinsel geleneğe özgü inançları, uygulamaları, kurumları ya da doğa
olaylarını açıklamak amacıyla görünüşte gerçekten yaşanmış olayları aktaran, çoğunlukla
kökeni bilinmeyen ve en azından kısmen geleneğe dayanan söylenceler
toplamı” şeklinde tanımlanmaktadır.
Terim, bünyesinde barındırdığı tanım özelliği ile mecâzî şekilde, belirli bir görüş,
anlayış veya kavramı hayalî (veya efsanevî) olarak etiketlemek için de kullanılmıştır.
Çok sık rastlanır olmasa da, ayrıca günlük kullanımda mit sözcüğü gerçekte
doğru olmayan bir hikâye veya anlatı için tercih edilir ve çoğunlukla bir yanlışlık
ve/veya doğru olmayan unsur vurgusu barındırır.
Mitoloji, zaman zaman Türkçe’de söylenbilim veya söylencebilim olarak da adlandırılmıştır.
1.2. Mitolojinin Özellikleri
Efsaneler konu itibarıyla tanrıları, kahramanları ve doğaüstü varlıkları konu alan
anlatılardır. Uyumlu bir sistem içerisinde düzenlenmiş olup, çoğunlukla geleneksel
sözlü aktarımlar yoluyla (ozanlar, baksılar, manasçılar, rahipler) yayılarak canlı kalırlar.
Sıklıkla ilgili oldukları topluluğun dinî veya ruhânî yaşantıları ile bağıntılı
olan mitler, topluluktaki bu ruhânî mevkilerini kaybettikleri zaman, yani topluluğun
ruhânî yapısıyla aralarındaki bağ koptuğu zaman, mitolojik niteliklerini yitirir
ve folklora ait söylenceler veya peri masalları haline dönüşürler.

Folklorbilimcilere göre, -ki bu disiplin hem seküler(1) hem de kutsal söylencelerin
incelenmesini içerir- bir mit, gücünün bir kısmını topluluğun (en azından belirli bir
kısmının) ona olan inancından ve doğru olarak kabul edilmesinden alır. Folklor incelemelerinde,
tüm kutsal geleneklerin birikimi vardır ve terimin kullanımında,
günlük kullanımındakine benzer, herhangi bir kötüleme, aşağılama bulunmamaktadır.
Örneğin bir dinin hem kendi mitolojisinden hem de tekil olarak içerdiği mitlerden
ayrı ayrı söz edilebilir. Bu durum tamamen bilimsel ve tarafsız bir yaklaşım
olup, mitler açısından herhangi bir kötüleme ve aşağılama amacı da barındırmaz.
Efsaneler sıklıkla gerek evrenin gerekse yerel bölgenin ortaya çıkışını açıklama
amacı taşır. Örneğin sırasıyla yaratılış efsaneleri ve kuruluş efsaneleri gibi. Efsaneler
ayrıca doğa olaylarının, başka şekilde açıklanamayan kültürel âdetlerin açıklanması
amacını da taşır. Genel olarak efsanelerin doğal anlamda basit bir izah
sunmayan herhangi bir şeyi açıklamak için kullanıldığı da söylenebilir.
Mitoloji terimi Yunan mitolojisi veya Roma mitolojisi formunda olduğu gibi sıklıkla
eski kültürlerin antik hikâyelerine atfen kullanılmaktadır. Bazı efsaneler orijinal
olarak sözel bir geleneğin ürünüyken zamanla yazılı hâle gelmişlerdir. Çoğu efsanenin
başlangıç noktası aynı iken değişik coğrafya ve kültürlerden etkilenerek farklılaşmış,
biririnden farklı anlatılar haline dönüşmüş, orijinal olanı ancak
mitologların anlayabileceği kadar kompleks halde kalmışlardır.
1.3. Din ve mitoloji
Çoğu dinde mitolojinin çok önemli ve öncelikli bir yeri bulunur. Mit, günlük kullanımdakinin
tersine, aslında bir hikâyenin nesnel anlamda yanlış veya doğru olduğunu
tanımlamaz, daha çok, nesnel veya materyalist nosyonlardan ilgisiz bir şekilde,
doğru veya gerçek kavramının ruhsal, psikolojik ve/veya sembolik yönlerine
gönderme yapar.
Her ne kadar bugünkü yaygın dinlere mensup çoğu kişi dinlerinin kökeni ve gelişiminde
yer alan anlatıları tarihî olaylar olarak ele alsalar da, bunları inanç sistemlerinin
figüratif temsilleri olarak gören kişiler de mevcuttur. Bir dinin veya inancın
sahip olduğu kavramlar ve anlatılar, karakteristikleri sebebiyle bilimsel anlamda
mitik olabilirler ve buradan hareketle birisi Hristiyan mitolojisi, Hindu mitolojisi
veya İslam mitolojisinden bahsedebilir. Bu gibi terimlerden anlaşılması gereken bu
dinlerin barındırdığı kavram veya anlatıların yanlış veya doğru olup olmadığı değil,Sayfa 3 / 56
o dindeki belirli kavramların, birer kültürel nesne olarak ruhâni, psikolojik ve/veya
sembolik yönlerine yapılan atıflar olmalıdır. Tanımda da belirtildiği gibi, mit ve dolayısıyla
mitoloji, materyalist veya objektif bir doğruluk nosyonu barındırmadığı
gibi bu tip amacı da barındırmaz.
Din ve mitoloji ilişkisindeki yaygın bir hata da, eski toplulukların inandığı dinlerin
mitolojileri ile karıştırılmasıdır. Din ile mitoloji arasındaki yakın ilişki sebebiyle belirli
bir nesne her iki kavramın da elemanı olabilir. Bununla birlikte genel anlamda
din ile mitoloji tamamen farklı terim ve kavramlardır. Mitoloji salt mitolojik nesnelerle
ilgilenirken, dinin çevrelediği alan ve nesneler daha farklıdır; liturjiden(2)
eskatolojiye(3) kadar. Dinî kavramların mitolojik bir yönünün olabilirliği, dinî kavramın
dinî oluşunu arka plana itmez. Bu sebeple bazı aynı elemanları barındırsalar
ve birçok ilişkileri olsa dahi Türk mitolojisi ve Türk dini ile kastedilen ayrı şeylerdir.
1.4. Mitlerin oluşumu
Mitlerin geniş açıklayıcı özellikleri, oluşumlarını belirli bir oranda belirsizleştirmektedir.
Mitlerin kültürel ihtiyaçları karşılamak amacıyla oluştuğuna (veya oluşturulduğuna)
dair bir iddia da ortaya atılmıştır.
Tüm kültürler kendi dinleri, kahramanları, tarihleri ve benzeri unsurlarına ilişkin
anlatıları barındıran mitlerini zamanla geliştirmişlerdir. Bu mitlerin barındırdıkları
sembolik anlamların gücü uzun süreler boyunca canlı kalabilmelerinin (bazen
binlerce yıl boyunca) ana sebeplerindendir.
Mitlerin bütününe “mitos”, mitosların bütününe ise “mitoi” denir.

***Alıntıdır***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder